Fil

Gölge Konuşuyor: Bugünlerde bazı okur dostlarımdan, "beklentimin altında kaldı,"  "bu yazarla bir türlü yıldızımız barışmıyor," "fena değildi" şeklinde birtakım serzenişleri daha fazla duymaya başladım. Benzer birşey de benimle Raymonda Carver arasında oldu. Yüksek beklenti okuduğum tüm kitaplarda var aslında. Böyle olmasaydı okumazdım zaten. Yüzde doksan da beklentilerim karşılanır. Ama işte Raymond Carver bana çok fazla … Okumaya devam et Fil

Danaburnu

Gölge Konuşuyor; Böyle boş sayfaları görünce saplantılı derecede karalama isteğim oluyor. Bu istek metne, yazara, okura karşı olan sorumluluk duygusundan da kaynaklanıyor olabilir. Evet bendeniz gecenin bu vakti arkadaşlarım, dostlarım için buraya yorum bırakma ihtiyacı duyuyorum. Yemin edebilirim bunu kendim için yapmadığıma... Başka işin mi yok kardeşim diyen de olabilir. Evet, doğru. Gecenin bu vakti … Okumaya devam et Danaburnu

Kambur

Gölge Konuşuyor: Sanırım bir tür aşağılık duygusunun neden olduğu,yarattığı öyküler demek yanlış olmayacaktır. Ne kadar sözü edilmezse de hissediyorsunuz bunun böyle olduğunu. İstediği kadar arka fonda Ruhi Su çalsın önemli değil, çünkü fonun büyük bir kısmında "küçük emrah"a bağlanıyorsunuz. On dört öykü var ama ben kitabı roman gibi okudum, çünkü konuşan birinci kişi sanki hep … Okumaya devam et Kambur

Camdan Mezbahalar

Gölge Konuşuyor: O kadar şaşırtıcı bir girizgah vardı ki, ister istemez bu girizgahın beni nereye götürmek istediğini daha çok merak ettim. Camdan mezbahalar projesi ve bunun olası etkileri ile ilgili fikir yürütülüyor. Eğer mezbahalar camdan olursa insanlar hayvanların kanının böylesine acımasız bir şekilde döküldüklerini görünce et yemeye karşı bir iğreti içinde olacaklar. Projesini bize anlatan … Okumaya devam et Camdan Mezbahalar

Onca Yoksulluk Varken

Gölge Konuşuyor: Bu kadar çok teğet geçtiğim buna rağmen okumayı aklıma getirmediğim başka kitap var mıydı, hatırlamıyorum.  20-25 yıl önce, neredeyse okuma serüvenimin hemen başında haberdar olduğum bir romandı Onca Yoksulluk Varken. Aslında kitaplarından ziyade yazar hakkında bilgi sahibiydim. Daha ziyade ansiklopedik bir bilgiydi bu. Romain Gary, bu romandaki takma adıyla Emile Ajar'ın edebi yönünün … Okumaya devam et Onca Yoksulluk Varken

Kürtaj

Gölge Konuşuyor: Bu kısacık roman bir kadının istemediği bir bebeğin rahmine düşmesiyle kürtajına kadar geçen süreyi işliyor. Dolayısıyla işin toplumsal ve ahlaki yönünden ziyade bu istenmeyen bebeğin kadının ruh haline olan etkisi işleniyor. Ne olursa olsun söz konusu olan kürtaj gibi sevimsiz bir konu. Yapsan bir türlü yapmasan bir türlü. Yapabilir misin, o da net … Okumaya devam et Kürtaj

Hakkari’de Bir Mevsim

Gölge Konuşuyor: Kitaba başlamadan bir gece önce bir arkadaşımla benim henüz okumadığım bu kitabı konuştuk. Arkadaşım kitabı okumuş, kitaptan çevrilen filmi ve kitaptan sahnelenmiş tiyatro oyununu izlemiş. Ben hiç utanmadan, hiç sıkılmadan onu dinledim. Çünkü biliyorum ki iyi kitaplar ne kadar geç okunursa o kadar iyi olur. Arkadaşım ise kitabı genelde övdü, sadece yazarının aydınlanmacı … Okumaya devam et Hakkari’de Bir Mevsim

Annemin Kuşları

Gölge Konuşuyor; Büyükler için yaptığı deneylerin benzerlerini çocuklar için de yapmış Tunç Kurt. Küçük laboratuarında her seferinde yeni şeyler deneme çabası içinde olduğunu görüyoruz onu. Onun yazdıklarını seviyorum. Çoğunlukla da eğlendiriyor beni bu anlatılar. Eminim ki Tunç Kurt da yazarken eğlenmiştir. Yenilik isteği onun çok sayıda eser vermesine engel bir durum ama sanırsam amatör bir … Okumaya devam et Annemin Kuşları

Mai ve Siyah

Gölge Konuşuyor: Kitapta en çok kendimi vererek okuduğum kısım hiç şüphesiz kitabın sonundaki uzun eleştiri yazısıydı. Şimdi bu yorumda o eleştiri yazısından biraz kopya çekeceğim doğrudur. Ama aklımda başka şeyler de var. Çünkü söz konusu eleştiri daha ziyade bir iç-eleştiri. Oysa ben bu romana neden bu kadar değer biçildiğini anlamaya çalıştım. Şüphesiz ki klasik türk … Okumaya devam et Mai ve Siyah

Bitik Adam

Gölge Konuşuyor: Giovanni Papini'nin ilk öyküleri ama en son okunması gereken Papini olduğunu iddia edebilirim. Çünkü bir dahi saydığım Papini'nin o dev eserleri hangi temeller üzerinde kurduğunu açıklıyor öyküler. Papini'nin Bitik Adam'ı 1913 yılında henüz otuz iki yaşındayken yayınlıyor. Genç bir yazarın eseri olmasına rağmen derinlikli bir kitap Bitik Adam. Bir öykü kitabı ama roman … Okumaya devam et Bitik Adam